Bu Günün Tekfircileri O Günün Haricileri
Bu Günün Tekfircileri O Günün Haricileri
Hadisler ışığında İslam tarihine bakıldığı zaman hariciliğin zuhur edeceği henüz Rasulullah (s.a.v) hayatta iken kendini göstermiş, Rasulullah (s.a.v) de hariciliğin geleceği hakkında haber vermiştir.
Cabir ibn Abdullah (r.a) dedi ki: Rasulullah (s.av) insanların arasında ganimet mallarını taksim ederken Temim oğullarından bir adam kalktı ve dedi ki: “Ey Muhammed Adil ol!”
Rasulullah (s.a.v) dedi ki: “Sana yazıklar olsun! Ben adaletli olmazsam kim adaletli olur?”
Ömer (r.a) dedi ki: “Ey Allah’ın Rasul’u bana müsaade et bu münafığı öldüreyim”
Rasulullah (s.a.v) dedi ki: “Bundan Allah’a sığınırım. … “
Sonra Nebi (s.a.v) dedi ki: “Şüphesiz bunlar öyle bir kavimdir ki Kur’an’ı okurlar boğazlarından aşağıya inmez ve okun yaydan çıktığı gibi dinden çıkarlar”[1]
Rasulullah (s.a.v)’ın muhtelif hadislerinde ifade buyurduğu gibi “okun yaydan çıktığı gibi dinden çıkarlar” tarifi, hariciler için kullanılmıştır.
Dikkat ederseniz haricilerin kendisinin soyundan geleceği o adam Rasulullah (s.a.v)’ı bile adaletsizlik ile itham etmiştir. Yani sanki o şahıs adalet kavramını ve tatbikini Rasulullah (s.a.v)’dan daha iyi biliyormuş gibi (haşa) itiraz etmiştir.
Tarihten günümüze kadar geçen süreçte hariciler daima “Allah’ın hükmü ile hükmetmek” ve “adalet” sloganı atmış, kendi pencerelerinden bakıp bu iki hususu göremedikleri herkesi kafir veya zalim ilan etmişlerdir.
Haricilerin kendisinin soyundan geldiği o adam Rasulullah (s.a.v)’ı, o adamın soyundan gelenler ise Ali (r.a) ve ashabı gayr-ı adil addetmiş ve ashabı kafir ilan etmişlerdir. Kafir veya zalim olana karşı ayaklanmayı kendilerine menhec edinen hariciler bu sebepten ötürü Ali (r.a)’ye karşı savaş başlatmışlardır.
Tarihte hariciler birçok isimle anılırken bu isimlerden birisi de Muhakkime’dir. Hakemleri kabul etmediklerinden ve hüküm yalnızca Allah’ındır dedikleri için bu ismi almışlardır.
Oysaki haricilerin savaş açtığı ashab, hükmün Allah’dan başkasına ait olduğunu iddia etmiyordu. Ancak hariciler kendi batıl anlayışlarına göre bir hüküm temenni ettikleri için Ali(r.a)’yi, Allah’ın hükmünden yüz çevirmekle itham ediyorlardı.
Görüldüğü üzere hariciler sanki kendileri vahyi ashabtan daha iyi telakki ve tefakkuh etmişler de, ashab da Allah’ın hükmünü terk etmiş de onlar uygulayacakmış gibi bir çıkış yapmışlardır.
Durum Bu Gün De Bundan Farklı Değildir !
Haricilerin artığı konumunda olan günümüz tekfircileri de sahabenin yolundan ayrıldıkları için kendileri gibi düşünmeyen herkesi ya kafir ya zalim addetmiştir.
Atalarının yaptığı gibi birkaç ayeti sürekli gündem yaparak hakkı murad ediyorlarmış gibi görünen, aslında İslam ümmetini parçalayan, haklı oldukları meseleleri bile şiddetle ispat etmeye kalkışan haricilerin artığı cahil tekfirciler, bu ümmetin en büyük sorunlarından biridir.
O günün haricileri her yönüyle batılda olmadıkları gibi bu günün tekfircileri de her yönüyle batılda değillerdir. O günün haricileri, hakka isabet ettikleri birkaç mesele ile hidayet dairesine giremedikleri gibi, bu günün tekfircileri de hakka isabet ettiği bir kaç konu onları fırka-ı naciye dairesine dahil etmeye yetmez.
O günün haricileri itikadi yönden sahip oldukları bazı esaslar nasıl ki ashabın yoluna tabi olmaya yetmedi ise bu günün tekfircileri de “biz selefe tabiyiz” demeleri onların ashaba tabi olduklarını göstermez.
“Selef böyle düşünüyor” diyerek geçmişteki haricilerin düşünce ve tatbiklerini selefe yamamaya çalışanlar, özellikle sahabeler olmak üzere ilk üç asrı örnek alanları kafirlik, müşriklik, irca ve dalalet ile itham ediyorlar.
Bilinmesi zaruretten olan bir mesele daha var ki o da şudur; günümüz de selefe tabi olan selefiler kesinlikle kendilerini selefi olarak isimlendiren tekfircilerden ayrıt edilmelidir. Zira selefiler ashabı, tekfirciler haricileri kendilerine örnek edinmişlerdir.
Selefiler ile tekfircilerin aralarındaki farklardan en önemlisi
- Selefiler fiil ile mücadele ederken tekfirciler faili hedef alır.
- Selefiler kal (söz) ile mücadele ederken tekfirciler kaili (sözün sahibini) hedef alırlar.
- Selefiler cehaleti umumen mazeret görürken (her zaman, her yerde, herkese değil) tekfirciler cehaleti mazeret görmezler.
Selam Ashaba Tabi Olanların Üzerine Olsun
Her Yeri Karıştıran Selefiler Öylemi !
Cihan Elmas
17.09.2020/BURSA